Sosyal Medya Hayatımızı Nasıl Etkiledi?

Sosyal medya hayatımıza girdiğinden beri her şeyden en hızlı şekilde haberdar olur, haber verir, düşüncelerimizi açıklar, başkalarının düşünceleri dinler/okur, sesimizi yükseltir, sesimizi duyurur olduk; anlık tepkiler verip, anlık tepkilerimizin alındığını, geri bildirim yapıldığını ve öylece havada asılı kaldığını gördük.
Sosyal Medya Hayatımızı Nasıl Etkiledi?
Sevgilerimiz, aşklarımız, kavgalarımız, sataşmalarımız, beğenilerimiz, beğenmemelerimiz, kırgınlıklarımız, kızgınlıklarımız, bayramlaşmalarımız, sitemleşmelerimiz, başarılarımız, başarısızlıklarımız, kıskançlıklarımız, üzüntülerimiz, ağlamalarımız, gülmelerimiz, sevinçlerimiz, hayretlerimiz, acılarımız, parmaklarımızın ucuna ianiverdi.

Peki sosyal medyanın bu derece ‘’ sosyal ‘’ olması bizi daha mutlu insanlar yaptı mı? Cevap hiçte bulanık değil gayet net; hayır, peki öyleyse neden bu kadar popüler ve bu denli kullanıcıya sahip? En büyük sebep özgürlük hissi ama aslında olan kocaman bir kuşatılmışlık…

Sosyal medya kendimizi aşırı özgür hissettiğimiz ama aslında bizi ekrana ve klavyeye mahkum eden, özgürleştikçe esir düştüğümüz, açıldıkça kapandığımız, sosyalleştikçe asosyal olduğumuz, konuştukça lal olduğumuz bir platformdu.

Ama ulaşılamaz olanların ulaşılır olduğu, söyleyemez olanların söyler olduğu ( ki bu insanların çok hoşuna gitti ) bu dünyada ben de varım diye bağırmak isteyenlerin borazanı oldu sosyal medya…

Nesilden Nesile Sosyal Medya

Nesiller olarak bakarsak sosyal medyaya biz x kuşağı neslinin sosyalleşme adına kullandığımız platformlardan en sıcak en samimi olanı icq idi, yeşil papatya şeklinde ikonu vardı ( offline iken kırmızı, online iken yeşil olan papatya yaprakları ) mesaj geldiğinde ekranın sağ alt köşesinde zarf imgesinin yanıp yanıp söndüğü, doksanlı yıllarda popülaritesi oldukça yüksek olan bir programdı, onu akabinde çıkan msn messenger, Skype, miranda im vs onun kadar zevk vermedi bize, çünkü o tarih diliminde uzak mekanlardan ( farklı ülke ve farklı şehirlerden ) birileriyle bu denli hızlı iletişim kurabilmek, onlara bu yolla temas edebilmek, dokunabilmek büyülü bir şeydi, sonrasında çıkan varyasyonlar alışılmışlık, devamlılık hissi uyandırdı.

Y kuşağı da tanıştı icq ve diğerleri ile onların sosyal medya ile haşır neşirliği bizden daha öte oldu haliyle ama bize paralel yürüdü büyük ölçüde ama Z kuşağı ki milenyum ve sonrası doğan nesil sosyal medyasız adım atmaz, tüm inceliklerine vakıf, ipad kullanmak onlar için olağan bir aktivite, teknoloji ve onun uzantısı olan her şeye algıları son derece açıklar ve sosyal medyayı seviyorlar ama sosyal medyaya bizim baktığımız gibi romantik bakmıyorlar, realist ve rasyonel bakış açıları var çünkü Onlar sosyal medyanın ve teknolojinin içine doğdular, yadsımıyorlar, yadırgamıyorlar, onlar için gerçek bu, bize sanal gelen onların tamda gerçeği…

Sosyal Medyalı Sosyal Medyasız?

Sosyal medyanın yaşamlarımızdan çıkmayacağı herkesin kabulü ( herkes şikayet etse de aslında kimse ondan vazgeçmek istemiyor, herkeste istemem yan cebime koy anlayışı hakim ) ve sosyal medyanın nasıl bir evrim geçireceği nereye evrileceği an itibariyle öngörülebilir uzaklıkta değil, hayatımızın tam ortasında ve olmaya da devam edecek.

Yorumlar

Popüler Yayınlar