Hamilelikte Yaşanan Duygusal Değişim

Anne adayının hamileliği hayatının en özel dönemlerinden biridir. Hem mutluğu hem endişe yaşadığı bir dönemdir. Stres hem anneyi hem bebeği olumsuz etkilemektedir.
Hamilelikte Yaşanan Duygusal Değişim
Böyle durumlarda baba adayının desteği çok önemlidir. 9 ay boyunca anne adayının hormonlarından dolayı birçok şey değişmektedir. Sürekli kendine soracaktır acaba iyi bir anne olabilecek miyim, bebeğimi iyi besleyebilecek miyim? ... diye.

Bu strese dayalı sorular bebeğin fiziksel ve ruhsal gelişimini olumsuz etkilemektedir. Hamilelikte stres erken doğuma ve düşük doğum riskini arttırmaktadır. Öncelikle anne adayının kendine güvenmesi gerekmektedir. Bu güveni eşinden, ailesinden, psikiyatriden, çocuk doktorundan, bebek gelişimi ile ilgili dergilerden alabilmektedir. Bunlar anne adayının güvenini arttıracaktır.

Stresten Uzak Durun

Hamilelikte stres sadece duygusal yönden kalmamakla beraber vücutta oluşabilecek değişimlerde anne adayını strese sokmaktadır. Bunlar; mide bulantıları, istifra, vücutta oluşabilecek ödemler uykusuzluk, büyüyen ve gerilen karın, alınan kilolar gibi birçok sorunlar. Stres anne adayının bunalıma ve depresyona sokmaktadır. Böyle bir durumda psikolojik destek almalarında fayda vardır. Fakat bu değişimlerin hepsi bebeğinizin sağlığını ve anne karnında onun iyi gelişmesi için olduğunu unutmamalıdır. Anne adayının doktorunun önerilerini yapmaları kendisine iyi gelecektir.

Bol su içmeleri, yürüyüş yapmaları, egzersizler, yüzme gibi birçok faktör anne adayının sorunlarını en aza indirmektedir. Aslında çok fazla söz konusu olmasa da eşinin artık onu beğenmediğini ve sevilmediğini düşünmeleridir. Aksine baba adayları eşine daha çok sevgi ve saygı duymaktadır. Bu gibi durumlarda baba adaylarının sabırlı ve anlayışlı olmalarında fayda vardır. Birlikte vakit geçirmeleri her iki tarafa da iyi gelecektir. Baba adayının eşine gösterdiği ilgi ve sevgiyle anne de yaratacak tüm soruları aklından çıkmasına yardımcı olacaktır.

Hamilelikte stresin en çok yaşandığı konulardan biri de iş stresidir. Erken saatte kalmak, yoğun iş temposu, yaşanan tartışmalar.. gibi birçok faktör eklenebilir. Anne adayının en büyük sorunlardan biri de doğum korkusudur. Acaba normal mi yoksa sezaryen mı olurum diye kendilerini endişelendirebilmektedir.

Bu konu da en büyük desteği doktorundan alabileceğini unutmamalıdır. Doktorunuz sizin için zamanlı ve planlı doğum yapmanızı sağlamaktadır. Düzenli gidilen muayene ve kontroller hem içinizi hem stresinizi atmada yardımcı olacaktır. Ultrasonda bebeğinizi gördüğünüzde ve kalp atışlarını dinlediğiniz de tüm sorunlar yok olacaktır. Aynı şekilde doğum korkusunda bebeğinizi kucağınıza aldığınız da tüm sorunlar yok olacaktır

Yorumlar

Popüler Yayınlar