ÇOCUKLARDA KALÇA ÇIKIĞI NEDEN OLUR

Her yeni evlenen çiftin hayalidir bir çocuk sahibi olmak. Anne ve Babalık duygusu dünyadaki en kutsal duygudur. Anne ve babanın sorumlulukları, çocuk anne karnında iken başlar. Her çift dünya ya sağlıklı bir bebek getirmek ister. Fakat bazen herşey düşünüldüğü gibi olmaz. Kalça çıkığıda bunlardan bir tanesidir. Kalça çıkığı; bebek, anne karında oluşumunu tamamlarken bazı oluşumlarını yeterince ve zamanında tamamlayamadığından kaynaklanan fiziki bir rahatsızlıktır bebeğin kalça gelişiminin tam anlamıyla oluşumunu tamamlayamamasıdır.

Kalça Çıkığının Anlaşılması

Kalça çıkığı yeni doğan bebeklerde daha kolay anlaşılacağı gibi tedavi süreci de daha hızlı olmaktadır. Yeni doğan bir bebeğin kalça çıkığı olup olmadığını anlamak için;  kalçanın yeterince yana açılıp açılmadığı ve ayak uzunluklarının denk olup olmadığı kontrol edilir.Eğer kalça iki yana tam açılmıyorsa ve ayakların birinde kısalık varsa burada olası bir kalça çıkığından söz etmemiz muhtemeldir. Ayrıca kalça çıkıklarında en etkili teşhis ise ilk üç aydan sonra çekilmiş bir kalça filmidir.

Eğer kalça çıkığını küçük yaşta anlamamış isek ileri ki yaşlarda anlamak ve tedavi ettirmek daha da zorlaşmaktadır. Nedeni ise kemik oluşumu tamamlandığından kalçaya müdahale çok zorlaşıyor. Ve çıkık tam olarak düzelmez. Genelde ileri yaşlarda farkedilen çıkıkların tedavisinin sonucunda çocuklarda kalıcı aksaklık kalıyor. Bu durumlarda ise kalça çıkığının anlaşılması çocukların kısa sürede yorulup, ayaklarının ağrıması gibi durumların sonunda anlaşılıyor.

Kalça Çıkığının Tedavisi Nedir?

Kemiğin gelişimi doğum sonuçlandıktan sonrada devam edeceğinden bebeğin ayaklarının ve kalçanın doğru konumda tutulması, çıkığın düzelmesi açısından çok önemlidir. Ters bir pozisyon kalçaya daha çok zarar verebilir ve çıkığın düzelmesini zorlaştırır. Ayrıca ilk altı ayda bebekler de Pavlik bandajı da kullanılabilir. Pavlik bandajı bebeğin doğum öncesi anne rahminde aldığı şekil verilerek kullanılan bir yöntemdir.

Bu süreçte bandaj kalça kemikleri normal şeklini alana kadar kullanılmaktadır. Daha ileriki yaşlarda ise cerrahi müdahaleler gerekebilir teşhis ve tedavi ne kadar geç olursa bırakacağı hasar da o denli büyük olur. Tedavisi tam anlamı ile yapılmayan çıkıklarda belli bir yaştan sonra ve kilo alımına bağlı olarak hastanın ağrıları daha fazla olacağından hastayı ağrılı bir dönem bekler.

Maalesef bazı aileler bu hastalığın tedavi sürecinde kırıkçı ve çıkıkçılara başvurmaktadır. Bu durum hasta için olumlu bir davranış değildir. Yapılacak en ufak hata telafisi güç sonuçlar doğurmaktadır. Bu yüzden her zaman önce tıp daha sonra alternatif tıp denenmelidir.